8 Mayıs 2014 Perşembe

Söz Uçar Yazı Kalır


Adımız miskindir bizim .
Düşmanımız kindir bizim .
Biz kimseye kin tutmayız .
Kamu alem birdir bize.

Bilmeyenler bilsin bizi;
Bilenlere selam olsun...
                                      Yunus Emre


Şifreleme yada orjinal ismiyle "cryptographi" çok eski zamanlardan beri var olan bu söz son zamanlarda yaşamımızın bir parçası haline geldi. Bundan sonra da tüm dünyayı hiç terketmeyecek gibi gözüküyor. Her geçen gün istesekte, istemesekte bununla haşır neşir olmak zorunda kalıyoruz. Aslında herkesin peşinde olduğu tek kelime haline geldi "şifre/şifreleme".!!!

Dedim ya çok eskiden beri vardı ve bizler dijital dünyanın hızla gelişmesiyle kullanır olduk.
Peki çok eskiden vardı diyoruz ama o zamanlarda henüz bilgisayar vb. elektronik devreler icat edilmemiş ya da bu kadar gelişmemişti...

Her durumda yaptığı önemli işi gizlemek, yok etmek, ya da o eserin kime ait olduğunu belirlemek için insanlar çeşitli şifreleme teknikleri bulmuşlar ve geliştirmişlerdir...

İşte bu yazımın konusu olan şifreli / cryptographic kağıda bir göz atalım.
Türkiye'de şifreli kağıt ile ilk tanışma sanırım 2013 yılında gazetelerdeki şu başlıkla oldu "...köstebeği kriptolu kağıt bulacak...
http://haber.gazetevatan.com/mitteki-kostebegi-kriptolu-kagit-bulacak/589791/1/gundem

Bu haberde kısaca şunlar yazıyor;
"Çünkü MİT'teki yazışmalarda kriptolu bir kağıt kullanılıyor ve kriptoda belgenin kim tarafından, hangi bilgisayarda yazıldığı, hangi yazıcıdan çıktığı bilgileri yer alıyor."

"...kullanılan belge incelendiğinde üstünde dikdörtgene benzeyen bazı  lekeler görülüyor. Bu lekeler 9 tane. Ancak bunlar birer leke değil..."

"... Özel kriptolu kağıt incelenerek önce belgenin hazırlandığı birim tespit edildi..."

Evet, görünen o ki artık kağıda bile bir şey yazsanız sizi bulabilecekler.!
Bir çoğumuz hatırlayacaktır, eski casusluk filimlerinde mektuplar gazetelerden kesilen harflerden oluşturularak yazılır (kolaj tekniği) böylece yazanın kim olduğu anlaşılmazdı.
Artık bu olasılık tarih oldu, yani siz bu şekilde de yazsanız yapıştırdığınız kağıt şifreli olduğundan yine kaçamayacaksınız.

Peki gerçekte şifreli kağıt nedir? Kağıt nasıl şifrelenir? Birazda bunlara bakalım.
Filigran yada Watermark,
Lekeyi andıran silik çeşitli şekiller ya da barkod,
Göz ile görülmeyen barkod bilgileri.
Biraz daha detay bilgi için : http://www.e-siber.com/guvenlik/aldiginiz-her-bir-cikti-kagidi-sizi-ele-veriyor

Aslında burada en ilginci ve dikkat çekeni üçüncü olan "Göz ile görülmeyen barkod bilgileri".
Ne demek gözle görünmeyen? Yani biz herhangi bir kağıdı aldığımızdamı bu bilgi mevcut? Şuanda bildiğimiz kadarıyla kağıt bir yazıcıya girmediği sürece masumluğunu halen korumakta. Tabi ilerde muhtemelen her bir kağıda kendi bloğunun barkodu gizli olarak basılacaktır...

Yani daha temiz bir sayfa iken kağıdın doğum kütüğü kendi içinde gizli olarak elimize ulaşacak. Bu günki durum da ise kağıt yazıcıdan çıktıktan sonra kimlik kazanıyor ve yazıcıdan aldığınız her bir kağıdın izini sürmek böylece çok kolay hale geliyor.

Özellikle büyük firmalar da kimin, hangi dökümanı, hangi bilgisayardan ve yazıcıdan hangi tarih ve saatte aldığı bilgileri takip edilmekte ve saklanmaktadır...

Tabi ben böyle bir firmada çalışmıyorum ya da bu kağıdı evdeki yazıcımdan aldım ve müdürümün masasına gizlice koydum beni asla bulamazlar ki diyebilirsiniz. Ancak okadar emin olmamanızı, bunu yapmadan önce bir daha düşünmenizi şiddetle öneririm.!

Peki neden? Bu durumda sizi nasıl bulacaklar?

2009 yılında Amerika'da olan bir olay üzerine ilgili kurum büyük yazıcı firmalarını çağırmış ve olayı anlatarak bu tip olayların tesbiti için bundan sonra üretilecek olan tüm yazıcılara kağıda normal yazım işlemi sırasında yazma açısının değiştirilerek kağıdın "içine" kendi barkodunuda basmasını, böylece bir olay durumunda bu kağıdın üretici firmaya gönderilerek ilgili yazının okunması sonucunda yazıyı yazanın kim olduğunun tespit edilmesinin sağlanması için gerekli çalışmaların yapılması yönünde bildirimde bulunmuş.!

Yazıcı firmaları, bundan böyle ürettikleri yazıcıların gizli barkod basabilecek yeteneğe sahip olarak üretmektedirler. Bununla ilgili  teknolojik gelişmeler halen devam etmekte olup hagi yazıcıların bu özelliğe sahip olduğu bilgisini aşağıdaki siteden takip edebilirsiniz.
https://www.eff.org/pages/list-printers-which-do-or-do-not-display-tracking-dots

Aslında bundan 15-20 sene önce şuan teknolojik olarak konuşulan şeylerin %70-80'nini hayal bile edemezken günümüzde bir çok olayı belkide bizzat yaşıyoruz. Bundan 20 sene sonra belkide üretilen tüm kağıtlar standart olarak barkodlu olacak... Postit'ler dahil :)

Evet, gördüğünüz üzere "bilmeyenler artık bilecek bizi". :)

Saygılarımla,
@ziz BİLGİLİ - 08/05/2014

1 yorum:

Özcan K. dedi ki...

Üstat, yazılarını beğenerek okuyorum, mümkün mertebe teknik terimlerden arındırarak yazdığınız için bir puzzle içinde boğulmuyor yazının sonuna geldiğimde büyük resmi görebiliyorum. Eline ve klavyene sağlık.


Bu arada makalenizden çıkardığım önemli dersler
1- printer almadan önce linkteki marka modelleri kontrol et :))
2-Printer kullanma Papirüs kağıdı kullan

Özel istek.
Yazının başlangıcında bahsettiğin herkesin peşinde olduğu şey şifreleme ve şifre kırma çözümleri, bu konuda bir makale yazarsan çok sevinirim, örnek son kullanıcıların rahat kullanabileceği şekilde taşınabilir medyaların (CD/DVD, flash bellek, usb disk gibi materyallerin) şifrelenmesi ve uygun program seçenekleri neler olabilir gibi.